Kardeş Kristal-İş Sendikasının örgütlü bulunduğu Türkiye Şişe ve Cam Fabrikası ve bağlı işyerlerinde 30 Ocak’ta başlayan grevin hükümet tarafından ikinci defa ertelenmesi, serbest ve özgür toplu pazarlık sistemine indirilmiş bir darbedir ve grev hakkının yok sayılması anlamına gelmektedir.
Sendikamız Lastik-İş’in lastik işkolundaki grevlerinin 1990’dan başlayarak sürekli ertelenmesiyle gelişen grev erteleme kararlarını şiddetle kınıyoruz. Emekçiler en temel hak ve özgürlüklerini dahi kullanmaz hale gelmiştir.
Bu söylenildiği gibi sadece bir grev ertelemesi değildir. Anayasada güvence altına alınan grev hakkının ortadan kaldırılmasıdır. Demokratik bir hakkın özü yok edilmektedir. Bu kararla toplu iş sözleşmesi ve grev hakkı, varlıklarından ancak kağıt üzerinde söz edilen kavramlar haline getirilmektedir.
8 Aralık tarihindeki ilk grev ertelemesinde gerekçe olarak “otomotiv sektörünün içinde bulunduğu mevcut durum ve otomotiv sektörüne zarar gelmemesi” gösterilmiştir. Ancak yasalara aykırı bu açıklamanın ardından, karara hukuki gerekçe olarak “milli güvenlik” öne sürülmüştür. Kristal-İş Sendikasının Danıştay’a yaptığı başvuru sonucunda yürütmenin durdurulmasına karar verilmiş, Türkiye Şişe ve Cam Fabrikası ve bağlı işyerlerinde 30 Ocak tarihinde grev başlamıştır. Ancak hükümet gözü kara biçimde, 14 Şubat tarihinde ikinci defa grev erteleme kararı almıştır. Bu defa alınan kararda hukuki gerekçe olarak “milli güvenlik ve genel sağlık” gösterilmiştir. Açıkça hak ve hukuk ihlali yapılmaktadır.
Bu durum, önümüzdeki dönemin, emekçilerin, hükümetin yasa tanımaz tutumu nedeniyle hak ve özgürlükleri için çetin bir mücadele verecekleri bir dönem olacağını ortaya koymaktadır. Sendikamız Lastik-İş bu mücadelede yerini alacak, kardeş Şişe Cam işçilerinin ve Kristal-İş Sendikasının bu onurlu hak arama mücadelesinin sonuna kadar destekçisi olacaktır.
Genel Merkez Yönetim Kurulu Adına
Genel Başkan
Abdullah Karacan
